Şehir, anlamını şiirin yarattığı ruhta bulan mekândır. Kevin Lynch’in tabiriyle şehir, sonsuz ‘okunaklılık’ sunan bir imgeselliğe sahiptir. Bu sonsuz okunaklılık şiir üzerinden düşünüldüğünde, bir şehrin atmosferini edebi metinler üzerinden anlamaya çalışmanın, zamanın ruhunu şiir-şehir-tarih bağlamında değerlendirmekten geçtiği söylenebilir. Çünkü şiir (genel olarak edebiyat), tıpkı hafıza sahibi bir şehir gibi, varlığı ve kaydettiği hatıralarla hem geçmişe hem de geleceğe salınan önemli bir bellektir. Bu anlamda Divan şiiri ve bu şiirin özgün örneklerinden biri olan tarih manzumeleri de belleğin süreç içerisindeki ‘devamlılık’ ve ‘dönüştürme’ zenginliğine vurgu yapan unsurlardandır. Bu çalışmada, Ankara, şiir üzerinden değerlendirilecektir. XIX. yüzyıl Ankara’sı hakkında, dönemin edebi metinlerinden biri olan divanlardaki tarih manzumelerine yansıyan izleri değerlendirilmeye çalışılacaktır.
XIX. yüzyılda yazılmış divanlar arasında, şu ana dek taranabilen yetmiş metnin üçünde, dört tarih manzumesinin Ankara hakkında olduğu tespit edilmiştir. Bu manzumelerden iki tanesi Câzib’e, bir tanesi Zîver Paşa’ya, bir tanesi de Mahmud Celaleddin Paşa’ya aittir. Bunlardan ilki, Ankara Mevlevihanesi üzerine; ikincisi, Ankara’da yaptırılan bir kışla hakkında; üçüncüsü, Vecîhî Paşa’nın Ankara valiliğine dair; dördüncüsü, Belediye Dairesi’nin yapımı ile ilgilidir. Bunların yanı sıra, sadece başlığında ‘Ankara’ ifadesi geçen
Mahmut Celaleddin Paşa’ya ait Hamidiye Caddesi’nin inşası hakkında bir manzumeye daha rastlanmıştır. Bu çalışma kapsamında, XIX. yüzyılın Ankara’sına dair bu şiirlerden edinilen malzemeler yorumlanarak şehir tarihi araştırmalarına bir katkı sağlamak amaçlanmaktadır.
A city is a place whose meaning is found in the poetry created there. In Kevin Lynch’s words, a city presents the imagination with an unlimited potential for “readability”. If we consider this unlimited readability through poetry, it can be said that attempts to find the
zeitgeist of a city at a certain time through literary texts must evaluate the poetry, the city and the time. This is because poetry (or literature in general), just like a city, has an important memory which oscillates through ideas of its past and future. In this sense, divan poetry and one particular example of it—historical “manzume” poems—are memories which richly illustrate the ‘continuity’ and ‘change’ within a period. This work, on 19th century Ankara, aims to evaluate the traces reflected in historical manzume poems of the time they were written.
Five historical manzume poems in three texts out of seventy 19th century divan collections scanned for this work were found to be about Ankara. Two of these manzumes are by Cazib, one by Ziver Pasha, and one by Mahmud Celaleddin Pasha. The first of these is on Ankara’s dervish lodge; the second on a barracks being built in Ankara; the third on Vecihi Pasha’s governorship of Ankara; the fourth on the the Mayoral Residence. In addition to these, a manzume on the construction of Hamidiye Caddesi by Mahmud Celaleddin Pasha is discovered with in scope of the work. The aim of this work is to provide a contribution to city history through a commentary on elements
of 19th century poetry concerning Ankara.