Hızlı gelişen teknolojiler, artan yaşam standartları ve yenilikler, her ne kadar yaşantımıza kolaylıklar sağlasa da bunlara bağlı olarak artan nüfus, göç hareketleri, zorlaşan yaşam koşulları, maddi yetersizlikler gibi çeşitli etkenler, evsiz bireylerin ortaya çıkmasına ve çeşitlenmesine sebep olmuştur. Sosyal bir sorun olarak karşımıza çıkan ve ağırlıklı olarak sosyoloji dalında kendisine yer bulan evsizlik olgusu, “ev”den yoksun olma durumu olarak tanımlanabilir. Dolayısıyla, kişinin hayatını idame edebileceği yerden yoksun olmasının iç mimari ve mimari ile de ilişkili olduğu düşünülmektedir. Bu doğrultuda çalışmada, Ankara ilinde hayatını idame ettirmeye çalışan bireyler için, devlet tarafından evsizlere yönelik gerçekleştirilen girişimler arasından mekânsal çözüm önerileri sunan uygulamalar incelenmiştir. İlk incelemelerde evsizlere hizmet veren Ankara Büyükşehir Belediyesi Barınma Evi, konu ile ilgili tek kamu kurumu olması bakımından dikkat çekmiştir. Çalışma kapsamında gerçekleştirilecek tasarım; mevcut Barınma Evi analiz edilerek, burada kalan üç evsiz ve yetkililer ile görüşme gerçekleştirilerek ve mevcut yapının iç-dış mekânları gözlemlenerek geliştirilmiştir. Çalışma kapsamında, günümüzde giderek artmakta olan ve önemli bir sosyal sorun olarak karşımıza çıkan evsiz bireylere çözüm olabileceği düşünülen kalıcı bir mekân önerisi sunmak amaçlanmıştır. Mevcut Barınma Evi’ne alternatif oluşturması beklenen tasarımın her ne kadar Ankara ilinde bulunan evsizler için kurgulansa da farklı kullanıcılara ve coğrafyalara göre adapte edilebilir olmasına özen gösterilmiştir. Dolayısıyla, evsizlere ya da yoksullara yönelik bir nesne tasarlamaktan ziyade kullanıcı ve mekân ilişkisi beraber irdelenmiştir. Kullanıcı çeşitliliğine cevap verebilecek, kullanıcının ihtiyaçları doğrultusunda geliştirilebilecek, küçük bir alanda ihtiyaçların en yüksek düzeyde karşılanabileceği esnek bir mekân tasarımı kurgulanmıştır.
Anahtar Kelimeler: Barınma Evleri, Evsizler, Ankara, Barınak, Barınma Evi TasarımıAlthough rapidly developing technologies, increasing living standards and innovations eased our daily lives, various factors such as increasing population, migration movements, hardened life conditions and financial incapability, increased the number of homeless people and scaled up diversification. Nondiscretionary homelessness as a phenomenonis examined within the field of sociology in general, and can simply be defined as a deprivation of “house.” Therefore, it is thought that topics regarding the deprivation of “house” can be accepted to have a strong relation with interior architecture and architecture disciplines. Among the initiatives for homelessness, the implementations that propose spatial solutions for homeless people were also selected. The research was conducted in Ankara (Turkey). With this respect, the governmental implementations providing spatial recommendations for the homeless, who have benn trying to maintain their lives in Ankara province, have been examined in this study. In this stage, “Ankara Metropolitan Municipality Compassion House,” providing service for the homeless people, was appeared as the only public establishment in Ankara. Thus, in-depth face-to-face interviews were conducted with the Compassion House officer and three homeless people. These interviews were subjected to content analyses and the results were used in the design process of living space for these individuals. An alternative “house” design was put forward both by these findings and by analysing the existing the Compassion House, in terms of inner and outer spaces of the current construction. The aim was to put forward a permanent place for homeless people, whose numbers have been increasing. The design was not only expected to provide an alternative to the existing Compassion House in Ankara but was also to be adapted to various users and geographies. A flexible space design was put forward to meet the user’s diversified needs by occupying minimum space.
Keywords: Compassion houses, Homeless people, Shelter, Compassion house design, Ankara